J'ai Osé [Turkish translation]
J'ai Osé [Turkish translation]
Verse 1:
İşleri hep kendi yolumla yaptım, hakkımda kötü konuşanları dinlemedim
Beni erkenden çukura sokan tüm okulları bıraktım
Yaralarım öyle diriydi ki kendi ışığımı inkar ettim
Kötü bi hücrenin duvarları arasında ya da bir şahabın ardında
Evden oldukça uzaklaştım, zorla nereye götürüldüm?
Yaramaz şevkimin de yardımıyla tüm korkularımın üzerine gittim
Bi başkası benimle dalga geçtiğinde bile ben, dağları aştım
Cehennemi gördüm, ve ardından şafağın aydınlığını
Bu berbat dünyanın kurallarını kimin koyduğunu anlamak istedim
Ve bu rütbeli adamlar tarafından zapt edilmeden dünyayı değiştirme şansımız dahi olmayacak
İçimde havlayan binlerce rhyme'ı yazarak dışarı çıkardım
İşleriniz ve unvanlarınız sizin olsun! Vahşi, diğer vahşilerin arasında yüzerek güneş tutulmasını izliyor
Can yeleğim olmadan da yüzebilirim bu uçsuz bucaksız hayat okyanusunda
Düşerim yahut kalkarım, ama şunu bilin ki yaralarımın nerden geldiğini asla unutmayacağım
Eğer ortalarda yoksam, geziyorum demektir
Yığınla sayfa ve kalemlerle birlikte savaş alanındayımdır
Tüm palavracıları ve edepsiz yalanlarını sikiyim
Babil beni de çıldırttı
Nakarat :
Hatalarıma bakmaya cüret ettim (hatalarıma baktım)
Evet, çölleri aştım (ve Yıldız'ı takip ettim)
Zamana karşı koymaya cüret ettim (Zamana karşı koydum)
Ve rüyalarıma inanmaya cüret ettim (bunu ben yapmiyim de kim yapsın?)
Herkes senin hizaya girmeni istiyor
(hizada yürüyemezsin!)
Çünkü tüm kuralları onlar uydurdu (İtaatsizliği savundum)
Emirleri yok saymaya cüret ettim (emirleri yok saydım)
Ve kendime inanmaya cüret ettim (herkesin kendi yolu, kendi görevi var)
Verse 2 :
Ben hep bağımsızdım, hiç kimseyi beklemedim
Hayatın monoton olduğunu düşündüm, hep aynı yerde çakılı kalmak istemedim
Tüm dünyayı dolaşmaya ve tabuları yıkmaya cüret ettim
Kapıların vidalarını söktüm, sözlerimle zamana karşı koydum
İnancımı sınamak için, korkularımla yüzleşmeliydim
Kendimi bu boktan kurtarmalıydım, hep sesimi bir gün duyacaklarını hayal ettim
Biliyormuş gibi yapanlar var, benim sonumun hapis olduğunu gördüğünü söyleyenler
Küçük kaçakçı dünyanın bir diğer ucunda, nerdeyse her tren istasyonunda tanınan
Ben de tam gaz devam ettim
Yolun sonuna kadar, bi demet yanlış tebligat beni yıldıramaz
Gerçek olmayan şeylerin emanasyonu ise (Bum!), şiddetli bir patlama gibi gelip geçer
Genç aylak halk kalabalıklaştıkça gözden kayboluyor, ve o tüm kalelerin dostu
Renkli rüyalarımı, bu ulusun gri duvarlarına spreyliyorum
Tam bitti derken rap oyununa dahil oldum,
Hayat bana ne verirse kabulüm
Her saniye olgunlaştım, ve her saniye o barkodlarınıza orta parmağımı kaldırdım
Bana hep "Vazgeç, artık çok geç" dediler ama yılmadım
Kaşlarımı çattım, cüretkar genç en ön cephede!
İmparatorluğa karşı koymaya cüret ettim, adamım!
[Nakarat]
Verse 3 :
Onları mı dinlemeliydim, kendimin gölgesi oldum resmen
Kalbim oldukça ağırdı, ruhum beni bunaltıyordu, başka şansım yoktu ama yine de yaptım
Hayatımda cesaret olmasaydı beni de hayata küstürebilirlerdi
Trenlerin geçişini izliyorum, iki ayağımda meydana basmaya devam ediyor
Rutin ve rutinin cinnetinden dolayı paslanabilirdim
Tabi mahallemin dışında da dolaşmasaydım, sanki her şey hükümsüzdü
Ben de hiçliğin ortasına atladım, yüzerek boşluğa doğru daldım
Ve sonra kendimi düşünmeye cüret ettim, içimden ne düşünüyorsam bağırarak söylemeye!
Limitleri zorlamaya, dağları aşmaya cüret ettim
Yasaklı olana cesaret ettim ve ruhumun peşinden gittim
Bunu yapmam geçmişinin peşini bırakmayacağını düşünenleri gücendiriyor olsa bile,
lanetleri ve düzeni def etmeye uzun zaman önce cüret ettim
- Artist:Keny Arkana
- Album:Tout Tourne Autour du Soleil