Nero Forte [Turkish translation]
Nero Forte [Turkish translation]
Bunu izle!
Hiç yeterli değildim
Beni kuruyana kadar kanattın, kullanıyordun
Rahatlamamış, kullanılmış
İçindeki boşluğa başka bir anahtar daha
Lanet derecede hastayım
Başlangıcımdayım, ne istiyorsun?
Sanırım görmenin zamanı
Eğer cehennemde kaybolduysan asla huzur bulamayacaksın
Ooh, nefret ve korkuyla zorlu bir yürüyüş
Yıllardır böyle hissetmemiştim
Çok bir şey kalmadı, kökü sökülmüş
Kapüşonlumun cebinde yumruklarım sıkılaşmış
Ve nereye gitmem gerektiğini biliyorum
Ama nedenin sesi hayır diyemiyor
Gözlerde ve kalpte
Tablolardaki sonuncu psikopat sadece
Yaptığın en iyi şey bu!
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Biliyorum, ve eğer bilmeseydim bile
Yalan söylerdim o yüzden, çoğu kişi inanırdı
Ayağa kalk ve diren
Kavgacı hasta dirençli insanlar zincirine
Ben yeterli değildim
Beni kuruyana kadar kanattın, ne taraf yukarısı?
Oh, sen bir yalansın, ve sahte
Umarım gerçek çok geç kalmamıştır
Yaptığın en iyi şey bu!
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Yaptığın en iyi şey bu!
Yaptığın en iyi şey bu...
Yaptığın en iyi şey bu...
Hahaha...
(NEDEN) Neden senin için kolaydı?
(SENİN) Şiddettini hakettim mi?
(GERÇEK) Bıraktığıma inanamıyorum
(YÜZÜNÜ) Çok travmatiksin
(ÇOK) Formuna göre doğru
(GEÇ) Her sonuç
(OLANA) korkunç değil
(KADAR) Hiç olmayacak
(GÖRE) Hepsi yalan mıydı?
(MEDİM) Çok fazla orospu çocuğu
(YALAN) Bu yaptığın en iyi şey
(YALAN) Bu yaptığın en iyi şey
Oh, bu yaptığın en iyi şey
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Seninki gibi bir ev alt üst olmuş
Çok fazla kin
Düşmandan başka kimse daha iyisini yapamaz
Seninki gibi bir umut şuan bana yardım etmeyecek
Bana en elinden gelenin en kötüsünü yapabilirsin
Günün sonunda, yaptığın en iyi şey o
Bu yaptığın
Bu yaptığın en iyi şey!
(Senin yaptığın en iyisi
Senin yaptığın en iyisi) Evet!
(Senin yaptığın en iyisi
Senin yaptığın en iyisi
Senin yaptığın en iyisi
Senin yaptığın en iyisi)
Bu yaptığın en iyi şey
Bu yaptığın en iyi şey
- Artist:Slipknot
- Album:WE ARE NOT YOUR KIND (2019)